Venedik
Yolculuguma Venedik'ten basladim...
Dar, Minik, Tek Kisinin Gecebilecegi sokaktan valizimle b&b'me vardiktan hemen sonra
Biennial'i ve Sehri dolasmaya basladim.
Venedik'te tam bir gun gecirme sebebim, ertesi gun Treviso'da Fabrica'ya gidiyor olmamdi.
Italya'da egitim almis biri olarak, orada gecirdigim her gun icin tesekkur ediyorum.
Italya'da her zaman, her gun ve her dakika evim gibi hissettim, hala da oyle!
Avrupa'da kendimi suana kadar en yakin hissettigim ulke diyebilirim.
Rituellerimin herbirini her oraya gittigimde yasamaya ve surdurmeye devam ediyorum.
Kahvemi tam olarak nasil istedigimi, sabah uyandigimda Briosche yemege gitmek, Yakinlarima kart/mektup atmak, L harfli wax ile zarfi kapatmak gibi hic vazgecmedigim aliskanliklarim var...
Zaten cok buyuk ihtimalle bir onceki yasantim tamamen Italya'da geciyordu diye dusunuyorum.
Beni oraya ceken bir enerji var.
Venedik'te Angolo e Movimento vb. bir suru baska sergiyi gezdikten sonra aksam gun batmadan fotograf makinemle ara sokaklarda kaybolmaya hazirdim.
Spontane tanistigim Venediklilerle aksam yemegi icin cok lokal bir yere gidip guzel beyaz sarap ve bir anayemek yemek harikaydi.
Italya'yi seviyorum, bana cok zenginlik katiyor...
*tum fotogaflar larakaraso'ya aittir.